Yazarlar

İlk izlenim, kişisel imaj ve etkileme sanatı


16 Kasım 2012

İlk karşılaşma, ilk tanışma, ilk izlenim… Çoğu zaman ikincisini yakalama/yaşama şansı bulamayız. Bu nedenle ilk izlenim, son izlenim olarak kalabilir.

Giyinmek, kıyafetler ve görünüm. Dış görünüşümüz ne kadar önemli? İşimizi yaparken, hedeflerimize ulaşmaya çalışırken ne kadar etkili?

Dış görünüş, beden dili bir insanın bizim hakkımızdaki izlenimlerinin %50’sini oluşturuyormuş. İş ortamında çok daha önemli olduğunu deneyimlerimizden biliyoruz. Davranışlar, yetenekler ve deneyimlerimiz elbette önemli ancak ilk izlenim algılaması çok güçlü.

Temiz, bakımlı ve düzenli kişilerin, işlerinde de özenli, sorumlu ve başarılı kişiler olacaklarını düşünürüz, saygı duyar ve güveniriz. Elbette, görüntümüz işimiz, pozisyonumuz, çalıştığımız kurum ve hedeflerimiz ile tutarlılık göstermeli.

Bir görüşmeye/toplantıya/sunuma hazırlanırken ilk yapacağımız şey kıyafetimizi hazırlamak değildir, çoğu kez o anda ki ruh halimize göre seçim yaparız, son anda bir şeyler seçeriz. Seçtiğimiz rengin/renklerin etkisini, kıyafetin bedenimizle buluşmasını kendimizi “içinde iyi hissetmek” tanımı ile anlatabiliriz. Ancak konuyu, zamanı, mekânı paylaştığımız kişiler de kendilerini iyi hissetmelidirler.

Selamlaşma ve el sıkışma, kendinizi nasıl sunduğunuz ve kıyafetiniz, kendine güveninizi ve sizi yansıtır. Kendinden emin görünmenin en iyi yolu kendinizi çok iyi tanımak, güçlü yönlerinizi, başarılarınızı ve değerlerinizi bilmek ve imajınızla bunu desteklemektir.

İlk izlenimde dış görünüm ve beden dilinin etkisi % 50 demiştik. Peki, konuşma yeteneğiniz ne kadar önemlidir? Ses tonumuzun etkisi % 40, kalan % 10 da kullandığımız sözcüklerin etkisi. Bu kadar çarpıcı bir oranla etkilerden bahsederken neden “İmaj vazgeçilmez bir şeydir” dememi anlayacağınızı umuyorum.

Keyif Alarak Giyinmek

Neden giyiniriz, her zaman çok iyi görünmek isteriz, amacımız nedir?

Başarılı olmak için giyinmeliyiz. Kendinizi iyi hissetmek için giyinmeliyiz. Ne için giyineceğimizi, nasıl görünmemiz gerektiğini bilmek bir ayrıcalıktır. Hayatımız daha kolaylaşır. Kendimize olan güvenimiz yükselir.

Nasıl giyineceğimizi belirleyen kesin kurallar yok, seçimi meslek, ait olduğumuz yer ve zevkler belirleyecek. Amaç mesleğe uygun bir kıyafet belirlemek olmalıdır. Kendimizi, bedenimizi iyi tanır ve zevklerimizi iyi bilirsek doğru seçimler ile kendimizi başarıya hazırlarız.

Dış Görünüş Bir Anahtardır

Dış görünüşümüz, imajımız işi almamızda tam belirleyici olmasa da saygınlık kazanmamızı/iz bırakmamızı sağlayacaktır. Profesyonel giyim yoluyla iletişim tarzı hedefe uzanan bir köprü de olabilir, onlarla aranıza giren bir engel de!

Bir görüşmeye giderken şirketi araştırın, belirgin/baskın kuralları var mı öğrenin ve buna uygun giyinin. Sektörler ve yaptığımız iş seçeceğimiz kıyafetleri etkilemektedir. Bir reklam şirketinde çalışanların giydikleri bir denetim şirketinden elbette farklı olacaktır.

“Her zaman iyi giyimli ol, dilenirken bile.”  Hint Atasözü

Giyiminiz;

Kıyafet seçerken genel bazı kuralları kadın/erkek hep aklımızda tutarsak istediğimiz sonuca ulaşmamız daha kolay olacaktır.

Yaşamımızın tüm alanlarında her zaman temiz, bakımlı ve düzenli olmalıyız. Doğru kıyafetleri seçmiş olabiliriz ama kişisel temizliğimizdeki en ufak bir eksiklik, yaratmaya çalıştığınız etkinin tamamını bir anda yok edebilir.

Bir dikkat daha.

Özellikle hizmet sektöründe çalışanların kaliteli, yaklaşılabilir, hizmet odaklı, derli toplu, temiz ve profesyonel görüntü sergilemeleri beklentisi vardır.

Siz kendinizin en büyük servetisiniz. Ürün sizsiniz.

İyi giyinin, günlük kıyafet bile olsa.

Tipiniz nasıl olursa olsun, dik durun, gururla yürüyün. Vücut dili ruhsal durumunuz hakkında gizli mesajlar verir.

Çantanız, temsil etmek istediğiniz başarının imajını vermelidir. Düzenli olmalıdır. Kaleminiz, ajandanız size özel olsun.

El sıkışırken, kişinin gözlerinin içine bakarak, elini sıkıca kavrayarak sıkınız.

Adınız, yavaşça ve tane tane söyleyiniz, adınızı sevdiğinizi gösterin.

Aynada kendinize bakın, detayları görün, görün

Ve gülümseyin…

İçten bir gülümseyiş ile çevrenize pozitif enerji verirsiniz, ulaşılabilir olursunuz, amacınıza iz bırakarak ulaşırsınız.

Gülümseyin. Sadece gülümseyin. Gülümseme güven ilişkisi kurar. Gülümseme her dilde aynı anlama gelir. Gülümseme bulaşıcıdır. Gülümsediğinizde beyniniz endorfin maddesi salgılar.

Yaşantımızda önemli olan ve bizi sonuca götüren sözümüz ve mesajımızdır. Görüntümüz mesajımızın gücünü artırmalı ama onun önüne geçmemelidir.

Unutmayın; eğer mesajı taşıyanı sevmezlerse, mesajı da almayacaklardır.

 Değerli bir söz;

“Biz tekrarladıklarımızız. O halde mükemmellik, bir eylem değil, bir alışkanlıktır.” Aristo

Küçük ama değerli bir öneri;

Seçin; üç kelime, üç renk, üç film, üç kişi, üç kitap, üç yer, üç şiir, üç özellik, üç lezzet, üç şarkı…

Sizin için önemli olan üç şey, vazgeçemediğiniz, yapmaktan, görmekten hoşlandığınız, sizi heyecanlandıran üç şey…

Seçin, tekrar okuyun, arayın, hayatınızda ne kadar yerleri var tespit edin, öncelik verin, gidin, yüksek sesle okuyun, paylaşın, geliştirin, önerin, tadın, gezin, yaşayın…