Haberler

Cem Rodoslu YZB Sahnesinde Yeni Nesil Perakende Stratejilerini Paylaştı


19 Eylül 2022

Yerel Zincirler Buluşuyor, 13’üncü yılında gıda perakendesinin geleceği için önemli olan gündemlere dikkat çekmeye devam etti. Perakende sektörünün 34 yıllık deneyimli ismi ve Rodoslu Marketing Solutions’un kurucu ortağı Cem Rodoslu, sürdürülebilir perakende formülünü YZB sahnesinde paylaştı. Mevcut ekonomik ortamda perakendenin röntgenini çeken Rodoslu, verimli ve sürdürülebilir bir perakende için çözülmesi gereken yapısal sorunları, tüketici beklentilerinin karşılanması için izlenmesi gereken yolu katılımcılarla paylaştı.

TPF tarafından düzenlenen organize gıda perakende sektörünün en büyük konferans ve fuar organizasyonu YZB’de, rekabetin en yoğun yaşandığı perakende sektöründe sürdürülebilir verimlilik için işletmecilerin çözmeleri gereken sorunları paylaşıldı. Satıştan finansmana, lojistikten yönetime, pazar araştırmasından verilerin yorumlanmasına kadar Tüketici beklentilerinin kusursuz karşılanması için gereken yol haritası “Sürdürülebilir Perakende Formülü” oturumunda aktarıldı.

“YEREL ZİNCİRLER SOSYAL BİR MARKA”

Perakende sektöründeki 34 yıllık kariyerinde Anadolu’da unutulmaya yüz tutmuş yöresel lezzet ve tohumların “Anadolu Lezzetleri” markası adı altında tüketiciyle buluşması başta olmak üzere birçok projeye öncülük eden Cem Rodoslu; mevcut ekonomik ortamda işletmecilerin gelecek stratejilerinde yer alması gereken gündemleri paylaştı. Sosyal bir marka olan yerel zincirlerin tüm süreçlerde daha dinamik olmaları gerektiğini söyleyen Cem Rodoslu, “Bir taraftan şirket ortakları, yöneticileri, müşteriler, üreticiler, hizmet firmaları, çalışanlar, çiftçiler, paydaşlarınızla ilişkilerini yürütmek diğer taraftan fiyatlar, karlılık, rekabet, enflasyon birçok dengeyi aynı anda korumaya çalışan sosyal markalarsınız. Üretimden nihai tüketime kadar; en taze ürün, en iyi servis en hızlı bir şekilde, en uygun fiyata ve tüm süreci idare ve sevk edecek bir organizasyon kurulması gerekiyor. Tüm bu sürecin de müşteri memnuniyeti odağında yapılmalı. Tüm bu süreci yürütürken rekabet başta olmak üzere müşteri memnuniyeti ve karlılığın da denetlenmesi gerekiyor.” dedi.

“TÜKETİCİLER RUHSAL KAÇIŞ SÜRECİNDE”

Sosyal markaların günlük hayatta birçok gündemle karşı karşıya olduğunun altını çizen Rodoslu, “Tüketici, her zaman daha fazlasını bekler. Satın almak istediğine daha uygun fiyata erişmek, satın alma sürecinde teknolojiyi kullanmak konularına son yıllarda bir de hız eklendi. Bu doğrultuda tüketicinin davranışları da belli oranda değişiyor. Ekonomik anlamda belirsizliğin hakim olduğu günümüzde tüketicilerde mutsuzluk hakim. Bir anlamda ruhsal kaçış sürecindeler. Eve kapanma sürecinde tüketiciler daha çok sağlığına düşkün oldu. Böyle bir tablodan çıkabilmek için yeni dünya yapısına uygun vizyon, misyon ve stratejilerin oluşturulması gerekiyor. Bir şirketin vizyonu, misyonu, stratejisinin tüm çalışanları tarafından benimsenmesi çok önemli. Hangi yoldan ilerleneceğinin kararlaştırılması ve amaç yönünde bir yol çizilmesi gerekiyor. Strateji oluştururken tabandan beslenilmesi gerekiyor” açıklamasını yaptı.

“İLETİŞİME ÇALIŞANLARINIZDAN BAŞLAYIN”

Yeni nesil şirketlerde samimi olan markaların ön plana çıktığını söyleyen Rodoslu, şirket içi eğitimlerin tavandan tabana doğru hareket etmesi gerektiğini, çalışanların farklarını ortaya koymalarına fırsat verilmesi gerektiğini belirtti.

Oluşturulacak stratejilerde iletişimin en temel unsur olduğunun altını çizen Rodoslu şöyle devam etti: “İletişim, insanları kulaktan kulağa konuşturmak demektir. Burada ilk konuşturacağınız kişiler her zaman çalışanlarınız olmalı. Tüketiciye şirketin hikayesini ilk aktaranlar her zaman çalışanlarınız olacak. Tüketici kanadında gördüğü zaman anında hissedebileceği, çalışanlarında kendilerinin benimseyebileceği bir fark yaratmak lazım. Bunların sonucu, aslında en başta konuşulan sosyal marka kavramına çıkıyor. Bir market zinciri, sayısı 1 ile 20 arasında patron ve aile üyeleri tarafından yürütülebiliyor. 20 ile 300 arasında kurumsallaşmaya dönülmesi ve risk alınması gerekiyor. Çalışana, dışarıya, piyasaya anlatılanlarla eylemler eşit olmamalı. Eylem, söylemlerden mutlaka büyük olmalı. Karşınızda yapmanız gereken birçok madde dursa da sırtınızdaki yoğun dengeyi, ufak şeyler yaparak düzeltebilirsiniz. Yerel üretim içerisinde gücü keşfetmel; temel yeterliliği sağlama, farkı bulma, sahadan beslenme ve sahayı besleme ve hakkında konuşturma en önemli gündemler. Bu beş konuyu gerçekten bir aksiyon planına döküp, vizyon, misyon ve stratejiyi belirlerseniz başarısız olma şansınız yok.”