“Paydaşlarına değer yaratanlar sektörde bir adım önde olacak”

Türkiye’nin asırlık markaları arasında yer almaya hazırlanan kişisel temizlik ve bakım şirketi Evyap, iş ortaklarıyla bir araya geldi. “100’e 5 Kala Tam Güç İleri” sloganıyla düzenlenen organizasyonda şirketin yeni yapılanması ve ürünleri katılımcılarla paylaşıldı. Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün’ün konuşmacı olduğu organizasyona Evyap’ın 250’ye yakın iş ortağı katıldı. 

 Market rekabeti konusunda değişen tüketici alışveriş alışkanlıklarıyla birlikte dikkat edilmesi gereken yeni gündemlerin ortaya çıktığını belirten TPF Başkanı Ömer Düzgün, “Müşterisine kusursuz hizmet veren ve deneyim yaşatan, fiyat odaklı değil değer odaklı çalışan, müşterisinin taleplerini dinleyen, geleceğine farklı alanlarda yatırım yapanlar sektördeki varlığını sürdürebilecek” dedi.

Türkiye’nin önde gelen kişisel temizlik ve bakım şirketlerinden olan Evyap, Koronavirüs kaynaklı zorlu geçen iki yılın ardından iş ortaklarıyla bir araya geldi. Vadistanbul Radisson Blu Hotel’de gerçekleştirilen organizasyona Eyvap çalışanları ve yöneticilerinin yanı sıra 250’ye yakın sektör paydaşı katıldı. “100’e 5 Kala Tam Güç İleri” sloganıyla gerçekleştirilen organizasyonda organize perakendenin en önemli halkası olan yerel zincir marketlerin çatı örgütü TPF Başkanı Ömer Düzgün konuşmacı olarak yer aldı.

Küçük bir atölyede 95 yıl önce kurulan Evyap’ın, bugün ürünleriyle 100’den fazla ülkeye ulaştığını ve sektörde yaşanan ağır rekabet koşullarına rağmen Türkiye’nin markalaşmış başarı hikayelerinden biri haline geldiğini belirten TPF Başkanı Ömer Düzgün; “Gündemdeki gelişmelere değil, geleceğine odaklanan, yoğun rekabette tüm paydaşlarını gözeten, fiyat odaklı değil yerel zincirler gibi değer odaklı çalışmaları hayata geçirenler başarıyı göğüslüyor. Evyap da bu şirketlerden biri” dedi.

Sektörde mağaza enflasyonunun yanı sıra fiyat hassasiyeti ve değişen alışveriş alışkanlıklarıyla birlikte yeni bir dönemin başladığına dikkat çeken Düzgün; “Market sepetleri bölündü. Vatandaşlarımız ihtiyaçlarını 2 veya 3, hatta zaman zaman 4 noktadan karşılıyor. Dolayısıyla müşterilerine, çalışanlarına, iş ortaklarına değer yaratanlar, onların memnuniyetine odaklananlar, geleceğine yatırım yapanlar sektördeki varlığını sürdürebilecek” açıklamasını yaptı.

“ALIŞVERİŞŞ SÜREÇLERİ YENİDEN ŞEKİLLENİYOR”

Gıda perakendesinde küresel ölçekte yaşanan gelişmelerin Türkiye’de de hayat bulduğunu, e-ticaret ve dijitalleşmenin bu değişimlerin başında geldiğini belirten Ömer Düzgün; “Önümüzdeki süreçte dijitalleşme tüm hızıyla devam edecek. Gıda perakendesi dijitalleşmenin nimetlerinden fazlasıyla yararlanmaya, bu sayede müşterilerine yeni bir alışveriş deneyimi kurgulamaya başladı. Özellikle Y ve Z kuşağının talepleriyle alışveriş süreçleri yeniden şekilleniyor, kurallar yeniden yazılıyor. Yerel zincirler olarak bu gücün farkındayız ve bu alana yatırımlarımızı artıyoruz. Fakat mağazalaşma, fiziki alışveriş önümüzdeki süreçte de müşterilerin vazgeçilmezi olmayı sürdürecek. Dünyada da ülkemizde de mağaza alışverişi sosyal bir etkinlik. Tüketiciler mağazalarımızda ürünlere dokunmak, deneyimlemek, bilgi almak istiyor. Yerel zincirler olarak mağazalarımızda tüketicilerimizin taleplerini karşılayabilmek için minimum 20-25 personel istihdam ediyoruz. Tüketiciler promosyona, market markalı ürünlere değil, ona değer yaratan, çalışanlarıyla yeni bir deneyim sunan mağazalara ve markalara odaklandı. Ürüne karar verme sürecinin saniyeler içinde gerçekleştiği günümüzde 100 tüketiciden 75’i, yüksek kalitedeki ürünlere daha fazla ödemeye razı olduğunu belirtiyor. Dolayısıyla vatandaşlarımızın kazandığımız teveccühünü artırabilmemiz için onlara daha fazla değer yaratacak çalışmalara odaklanmalıyız” dedi.

“ÇALIŞANLARIMIZIN GELİŞİMİ İÇİN YATIRIMA DEVAM ETMELİYİZ”

Değişen tüketici beklentileri ve dönüşen sektörde en büyük yatırımın çalışanlara yapılması gerektiğine dikkat çeken TPF Başkanı Ömer Düzgün şöyle konuştu; “Son iki yıldır pandeminin etkisiyle, son 5 yıldır ise birden fazla kuşak aynı çatı altında çalışıyoruz. Pandemi daha esnek, çevik bir insan kaynakları döneminin kapısını araladı. İş gücünde bürokrasiyi azaltıp hatta kaldıran, çözüm odaklı ve dinamik bir yapıya adım atan çalışan memnuniyetini artırdı. Çalışanlar da iş ortaklarıyla birlikte müşterilerin memnuniyetini artırdı. Fakat bu yeterli değil. Müşteri ve iş ortaklarımız gibi çalışanlarımızı da dinlemeli, onların gelişimine, yeteneklerine odaklanmalıyız. Daha fazla teknolojiye ihtiyaçları varsa bu alanda eğitmeliyiz. Hatta zaman kaybını ortadan kaldırmak için daha fazla online eğitime yönelmeliyiz.”