Perakende yasası için yeni bir adım
26 Eylül 2012
Türkiye Perakendeciler Federasyonu(TPF), Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen toplantıda, perakende yasası ile ilgili önerilerini sundu.
Uzun süredir beklenen perakende yasası ile ilgili Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yeni bir adım atarak, 18 Eylül 2012 tarihinde tüm tarafların katılımıyla toplantı düzenledi. “Perakende Ticaret Sektörünün Yasal Alt Yapısının Oluşturulması” konulu toplantıya Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Selamet Aygün ve Genel Koordinatör Gurbet Altay da katıldı. Toplantıda Türkiye Perakendeciler Federasyonu tarafından rekabet koşulları, resmi kurumların yaklaşımları, bölgesel perakende yoğunluk haritaları, nitelikli personel çalışması ve teşvik desteği başlığı altında çeşitli öneriler sunuldu. İlk öneri; “Öncelikle 200 milyar dolar gibi bir ciroya sahip olduğu düşünülen perakende sektörünün bir yasası olmalı. Bankacılık, enerji ve tütün sektörlerinde olduğu gibi sektörün oyuncularından, resmi kurumlardan ve yetkili kişilerden oluşan “bir perakende üst kurulu” oluşturulmalı.” şeklinde idi.
Diğer öneriler ise şu şekilde sıralandı:
Rekabet koşulları
- Yapılan çalışmalarda kampanyaların ve insert çalışmalarının rekabet şartlarını sağlaması açısından düzenlenmesi ve denetlenmesi gerekmektedir. Zarına satış gibi haksız rekabet olan işlemlerin önüne geçilerek rekabetin adil olması sağlanmalıdır.
- Adına semt pazarları, sosyete pazarı gibi tabirlerin kullanıldığı yerlerin kayıt altına alınarak organize perakendenin kurallara uyması sağlanmalıdır. Satılan ürünlerin sağlık normlarına uygun olmadığı tespiti yapılan yerlere gerekli mudahalenin yapılmasi saglanmalıdır.
- Özellikle internet üzerinden satılan ürünlerin denetimlerinin yapılmamasından kaynaklanan gerek kayıt dışı gerekse tüketiciyi yanıltıcı hizmetler sebebiyle ülkemiz büyük zarar görmektedir. Bunların standartlaştırılması ve denetimlerle mağduriyetlerin giderilmesi gerekmektedir. Rekabeti bozan unsurların kaldırılması, mükellefiyetlerin oluşturulması ve marka hakları ile taklit ürünlerin denetlenmesi gerekmektedır.
- Ücretsiz müşteri servisi gibi perakendenin hizmetlerinin dışında olan hizmetlerin kaldırılması sağlanmalıdır.
- Ülkemizde çok önemli döviz kaybına sebep olan, çevreye ve tüketiciye zarar veren naylon poset gibi tüketimlerin yasaklanması veya zararın en aza indirgenmesi sağlanmalıdır. Onun yerine bez torba gibi kullanımlar teşvik edilmelidir.
- Toptancı adı altında satış yapılan yerlerdeki bazı ürünlerde KDV %8 olması gerekirken, KDV %1 uygulanmaktadır. Yanındaki perakendeci ise, satışını %8 KDV olarak yapmaktadır. Toptancı adı altında perakende satışı yapılmamalıdır.
- Perakendede taksitli satışlar yeniden gözden geçirilmelidir. Gıda ve gıda dışı satışını aynı ortamda yapan firmalar, tüm ürünlere taksitli satış yapmaktadırlar. Böylece taksitli satış yapmayan sadece gıda satan firmalar mağdur olmaktadır.
- Üreticileri koruma adına ürün kategori bazında ödeme vadesi üst limitleri belirlenmelidir.
Resmi kurumların yaklaşımları
- Özellikle yerel yönetimlerin ruhsat vb konularda usul ve harç bedellerinde farklıkların olması sektörün standardı açısından sorun teşkil etmektedir.
- Ruhsatlandırma çalışmalarında bölgesel değil, genel anlamıyla standart çalışmalar olmalıdır. Ülkemizin neresinde olursa olsun işletme açılışlarında perakende sektörüne göre standart oluşturulmalıdır. Tüm Türkiye’de ı ve tum perakendecilere aynı uygulanmalıdır.
- İşletmelerin açılmasında bürokrasi engelleri ortadan kadirilarak teşvik edilmelidir. Özel işletmelerdeki anlayış kamu kurumlarında da olması halinde, yatırımlar artmış istihdama katkı sunulmuş olacaktır.
- İşletmelerin fırın ruhsatları verilirken uygulamaların farklı olması, standardı olmaması ve perakende hizmetlerinin kolaylaştırılması gerekmektedır.
Bölgesel perakende yoğunluk haritaları
- Bölgelerdeki yoğun perakendecilerin olması gerek perakendeci açısından gerekse tüketici açısından avantajdan daha cok dez avantajdır. Bu sebeple bir çalışma yapılmalıdır.
- Yerel belediyeler bu konuda bölgelerinde nüfus yoğunluğuna ve sektör yoğunluğuna göre yoğunluk haritalari gibi çalışma yapmalılar.
- Bazı sektörlerde olduğu gibi, nüfus ve potansiyel müşterisine göre perakende noktasının açılıp açılmamasına karar verilmelidir.
- Buradaki komisyonlarda ve arastırmalarda gerek uzmanlar gerek kamu görevlileri gerekse perakende yetkilileri olması daha verimli bir çalışmanın olması demektir.
- Perakendecilerin ve AVM’ler önce bölgesel ihtiyacın olup olmadığı belirlendikten sonra açılmalıdır. Bu kararı perakende üst kurulu vermelidir.
Nitelikli personel çalışması
- Her geçen gün büyüyen sektör, nitelikli personel konusunda çalışmalar yapmalıdır.
- Perakende mesleğinin standartları belirlenmelidir.
- Personel desteklerinin de sektörü daraltıcı değil, rahatlatıcı olması gerekmektedir. Yapılan 6111 sayılı yasa, tüm sektörleri kapsadığı için perakende sektörunde uygulamalarda sorun yaşanmaktadır.
- Perakende akademileri kurularak, perakendenin bir meslek olması gerekmetedir.
- Gerek Meslek Yüksek Okullarında gerekse lisans çalışmalarında perakende ve mağaza yönetimi mesleği özendirilmelidir.
- 5510 sayılı SGK Kanununda stajyer çalıstırma %5 olmamalı, en az %15-%20 olarak belirlenmelidir.
- Perekendeye katkı sağlayan STK’ların eğitimleri devlet tarafından desteklenmelidir. Burada gerçekten konunun uzmanından eğitimler alınmalı. Gerek akademisyenler gerekse sektörün içinden uzmanlarla çalışılmalıdır.
- Perakendede personel sorununun çözümünde hafta içi mesai saatlerinin düzenlenmesi, Pazar günlerinin tatil edilmesi nitelikli personel kazadırılmasına destek sağlayacaktır.
- Tüm perakendede mesai saatlerinin aynı olması standartı, nitelikli personel ve rekabetin korunması açısından önemlidir.
- Meslek liselerinde perakendecilik dersleri konulmalıdır.
Teşvik desteği
- Özellikle yurtiçi ve yurtdışı teşvik kapsamında perakendenin de yararlanması gerekmektedir.
- Gerek istihdamın artmasında gerekse yatırımların artırılmasında perakende dinamikleri korunarak bir teşvik paketi hazırlanmalıdır.
- Özellıkle Turqualıty mantığında perakendeciler üretici desteğıide hareket etmekte, perakende bu sebepten desteklenmemektedır. Hizmet sektörünün de insan odaklı üretim olduğu unutulmamalıdır. Bu teşvikler marka veya üretici destekleri ile aynı kefeye konulmaktadır. Oysa perakende farklı dinamik, bir sektördür. Teşvik kapsamında tarafların da önerileri alınmalı ve desteklenmelidir.
- Sadece yurtiçi değil, yurtdısı konusunda da teşvik kapsamına konulmalıdır.
- Temel gıda maddelerinde KDV farklılıkları ve KDV yükünün perakendecinin üzerinde olması perakendenin gelişimini de olumsuz etkilemektedir. KDV düzenlemesi yapılmalı. %1 ile alınan ürünlerin yine %1 ile cıkışı olmalıdır. Bu aynı zamanda tüketicinin de saglıklı ürünleri uygun fiyata almasını sağlayacaktır.