Haberler

YMH Fuarı’nda 3000’in üzerinde görüşme yapıldı


11 Aralık 2017

Üçüncüsü düzenlenen fuarda 2 bin civarında B2B beklediklerini hatırlatan İstanbul PERDER Başkanı Ramazan Ulu, “Yoğun katılım ve ilgi sayesinde sayı yüzde 50 artışla 3 binin üzerine çıktı. Sadece bu sonuç bile bize Yerli Market Haftası Fuarı’nın çok önemli bir boşluğu doldurduğunu gösteriyor” dedi.

İstanbul Perakendeciler Derneği’nin (İstanbul PERDER) Pin Grup işbirliği ile düzenlediği Yerli Market Haftası Fuarı’nda 3000’in üzerinde B2B ile görüşme rekoru kırıldı. İstanbul PERDER Başkanı Ramazan Ulu, Yerli Market Haftası Fuarı’nda yerli zincir marketler ile Anadolu’daki küçük ve orta ölçekli tedarikçileri bir araya getirmeyi hedeflediklerini hatırlattı.  Bu yıl üçüncüsünü düzenledikleri fuarın tahminlerinin üzerinde ilgi ile karşılaştığını bildiren Ulu, şunları söyledi:

“Biz ülkemizin yerel firmalarının güçlenmesine, ürettiklerinin bizim kanalımızla İstanbul’daki tüketiciye ulaşmasına katkı sunmak istiyoruz. Yerli Market Haftası’nı da bu hedef doğrultusunda planladık ve üç yılda çok önemli mesafe aldığımızı görmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu yıl fuara 70 firmamız katılım sağladı. Özellikle yerli firmalarımızın fuara ilgisi her geçen yıl daha da artıyor. 2 bin civarında B2B görüşme bekliyorduk; yoğun katılım ve ilgi ile sayı yüzde 50 artışla 3 binin üzerine çıktı. Sadece bu sonuç bile bize Yerli Market Haftası Fuarı’nın çok önemli bir boşluğu doldurduğunu gösteriyor. Fuardaki yoğun görüşme trafiğinin yaratacağı işbirliği fırsatlarının hem Anadolu’daki üreticimiz hem bizlerin hem de İstanbul’daki tüketicilerimiz için çok önemli katkıları olacağına inanıyorum.”

İstanbul PERDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cemal Özen ise, yerli marketlerin Türkiye genelinde 3 bin 738 şube ile hizmet verdiğini bildirdi.  Söz konusu marketlerin 1509’unun İstanbul PERDER çatısı altında faaliyetlerini sürdürdüğünü anlatan Özen, sözlerine şöyle devam etti:

“Bugün itibariyle Türkiye‘ de her 1000 kişiden biri yerli marketlerde çalışıyor. Rakip formatlara göre mağaza sayımızın daha az olmasına rağmen istihdama katkımız çok daha fazla. Bizim en büyük beklentimiz adil bir rekabet ortamının sağlanması. Örneğin; raflarımızda birçok farklı ürününe yer verdiğimiz  tedarik ortaklarımızdan aynı ürünün aynı gramajlısını bizlere de rakiplerimizle aynı fiyattan satabilme imkânını sağlamalarını talep ediyoruz. Öte yandan, sektörümüz ile ilgili mevzuat değişiklikleri konusunda derneğimizin ve üyelerimizin de  görüşlerinin alınmasını ve hassasiyetlerimize kulak verilmesini istiyoruz. Taleplerimizin karşılık bulması durumunda büyüyen ve gelişen Türkiye ekonomisine katkımızın artarak sürdürülebilirliğini sağlayabiliriz.”