Yazarlar

Yönetim Kurulunda Kadınların Sesi Yükseliyor


19 Ağustos 2011

Egon ZehnderInternational (EZI) danışmanlık firması ile European Professional Women Network (EPWN) organizasyonunun, Boardex verilerini kullanarak 17 Avrupa ülkesindeki yönetim kurullarını analiz ederek ulaştığı sonuçlar, kadınların yönetimdeki ağırlığının yavaş yavaş arttığını kanıtlıyor. Araştırmaya dahil edilen farklı sektörlerde, yıllık 4 milyar Euro ve üzeri ciroya sahip 340 şirketin yaklaşık %80’inde en az 1 kadın YK (YK) üyesi bulunduğu tespit edilmiş. Bu oran 2008 yılında %72, 2006 yılında ise %68 seviyesinde imiş. Analiz edilen şirketlerde kadın YK üyelerinin sayısının toplama oranı ise %12.2 (2008 yılı oranı %9.7).

 

Kota Yardım Ediyor

EZI ile EPWN’in araştırmasının deteylarında ülkeler arası büyük farklılılıkları da görüyorsunuz; kadın YK üyeleri için kota uygulaması bulunan Finlandiya (%28.8), İsveç (%28.7) ve Norveç (%31.9 gibi K.Avrupa ülkelerindeki yönetim kurullarında kadın üyelerin oranı %30’lara ulaşıyor. Norveç’de kadınların %80’inin profesyonel olarak çalışarak iş hayatında yer aldığı belirtiliyor; bunu kolaylaştırmak için de sağlık, kreş, çocuk bakımı konularında son derece kapsamlı destekler mevcut. Norveç’de 1985 yılından beri kamu kurumlarında kadınlar için %40’lık bir kota uygulaması bulunurken, 2005 yılında ise Oslo Borsasında halka açık olan 500 şirket ile, yönetim kurulunda 10 üyeden fazla bulunan kamu kurumlarında kadın (veya erkek!) YK üyelerinin oranının %33 altında olmaması şartı getirilmiş. Bu mevzuat çıkarıldığında Norveç’de kadın YK üyelerinin oranı %7.3 iken bugun %50’lere yaklaşmış durumda.

 

Portekiz (%3), İtalya (%5), Yunanistan (%9) gibi “sıcak kanlı” Akdeniz ülkelerinde kadın YK üyelerinin oranı hala tek basamaklı seviyelerde seyrediyor! Bu gruptaki tek “gurur vesilesi” ise yeni kota uygulamasına geçen İspanya’nın oranını %10.3’e yükseltebilmiş olması! İlginç olan başka bir sonuç ise Almanya (%8.7) ve İsviçre (%8.3) gibi DACH grubundaki ülkelerde de kadın YK üyelerinin oranının pek de yüksek olmaması. Alman Bakanlar Kurulu geçen sene içinde, 2013 yılına kadar büyük şirketlerdeki kritik yönetici rollerinin %30’unun kadın yöneticiler tarafından doldurulmasını “arzu ettiğini” belirten bir tavsiye kararını açıkladı. Buna benzer bir açıklama İngiltere Başbakanı David Cameron’dan geldi. Cameron, tüm büyük şirketlerin yönetim kurullarında kadın üyelerin oranının 2015 yılına kadar %25 seviyesine ulaşmasını “arzu ettiğini” belirtti. EZI ile EPWN araştırmasında İngiltere’de kadın YK üyelerinin oranı %13.3 ile Avrupa ortalamasının üstünde yeralsa da, FTSE 100 endeksinde yeralan şirketlerde YK üyeliklerinin sadece %11’ini kadın üyeler dolduruyor. Analiz edilen şirketlerin dörtte birinde yönetim kurulları tamamen erkeklerden oluşuyor.

 

TÜürkiye Geriden Takip Ediyor

Yukarıdaki uluslararası araştırmanın Türkiye verileri ile karşılaştırmasını ise EZI Istanbul ofisinin 2010 yılı sonu itibarı ile IMKB-100 endeksinde yeralan şirketlere yönelik analizi veriyor. Yapılan çalışmada IMKB-100 endeksinde yeralan şirketlerde kadın YK üyelerinin toplama oranının %10.5 seviyesinde olduğu görülüyor. Analize konu olan 100 şirketten 49 tanesinde ise hiç kadın YK üyesi yok. Türkiye açısından ilginç olabilecek değerlendirme ise, yönetim kurullarında görev yapan şirket hissedarı ve kadın üyelerin sınıflandırmaya alınmadığı durum; aile üyesi veya hissedar olmayan kadın YK üyelerinin toplama oranı %6’lı seviyelere kadar düşüyor. Özetle Türkiye, “sıcak kanlı” Akdenizli komşularından pek de farklı performans göstermiyor !

 

Kadınlar Performansı da Artırıyor

McKinsey&Co. firmasının 2007 yılında yapmış olduğu “Women Matter” başlıklı araştırmada, YKnda 3 ve daha fazla kadın üyenin görev yaptığı şirketlerin %80, CEO’su kadın olan şirketlerin ise %35 oranında daha yüksek sermeye karlılığı elde ettiği tespit edilmiş. McKinsey, Yönetim Kuruluna eklenen her kadın YK üyesi için sermaye karlılığının %10 arttığını hesaplamış; hisse fiyatı ise “akranlarına” göre 2 kat daha hızlı yükselmiş. Catalyst danışmanlık şirketinin Fortune 500 şirketlerinde yapmış olduğu benzer bir araştırmada ise, cinsiyet ayırımı konusunda pozitif ayırımcılık yapan, önlem alan şirketlerin, almayanlardan %53 daha iyi performans gösterdiği sonucu ortaya çıkarılmış. Kadınların YKnda artarak görev alması sadece fırsat eşitliği açısından değil, şirketin performansı açısından da önem taşıyor.