Yazarlar

6331 sayılı yasa kapsamında perakende satış mağazaları ve üretim alanlarında iş sağlığı ve güvenliği


10 Ağustos 2012

İşçi işveren ilişkilerinde  “iş sağlığı ve güvenliği” önemli bir yer tutmaktadır. İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin tüm düzenleme ve uygulamalarda devletin koruyucu olarak aktif denetim ve gözetim yetkisi de bulunmaktadır.

İş sağlığı ve güvenliği, işçiler için en temel haklardan olması yanında işveren için karşılık beklenmeksizin bir yükümlülük olarak ortaya çıkmaktadır.

İş Sağlığı ve Güvenliğine ilişkin olarak en son 6331 sayılı “İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” 20.06.2012 tarihinde kabul edilen yasadır.

Yasanın amacı 1. Maddesinde;

Amaç

 

MADDE 1- (1) Bu Kanunun amacı; işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemektir.

 olarak tanımlanmıştır.

Yasa, belirtilen amacına uygun olarak işverene açık ve kesin yükümlülükler getirmiştir.

İşverenin genel yükümlülüğü

MADDE 4- (1) İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olup bu çerçevede;

a) Mesleki risklerin önlenmesi, eğitim ve bilgi verilmesi dâhil her türlü tedbirin alınması, organizasyonun yapılması, gerekli araç ve gereçlerin sağlanması, sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişen şartlara uygun hale getirilmesi ve mevcut durumun iyileştirilmesi için çalışmalar yapar.

b) İşyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izler, denetler ve uygunsuzlukların giderilmesini sağlar.

c) Risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır.

ç) Çalışana görev verirken, çalışanın sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu göz önüne alır.

d) Yeterli bilgi ve talimat verilenler dışındaki çalışanların hayati ve özel tehlike bulunan yerlere girmemesi için gerekli tedbirleri alır.

(2) İşyeri dışındaki uzman kişi ve kuruluşlardan hizmet alınması, işverenin sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.

(3) Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği alanındaki yükümlülükleri, işverenin sorumluluklarını etkilemez.

(4) İşveren, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin maliyetini çalışanlara yansıtamaz.

 

Risklerden korunma ilkeleri

MADDE 5- (1) İşverenin yükümlülüklerinin yerine getirilmesinde aşağıdaki ilkeler göz önünde bulundurulur:

a) Risklerden kaçınmak.

b) Kaçınılması mümkün olmayan riskleri analiz etmek.

c) Risklerle kaynağında mücadele etmek.

ç) İşin kişilere uygun hale getirilmesi için işyerlerinin tasarımı ile iş ekipmanı, çalışma şekli ve üretim metotlarının seçiminde özen göstermek, özellikle tekdüze çalışma ve üretim temposunun sağlık ve güvenliğe olumsuz etkilerini önlemek, önlenemiyor ise en aza indirmek.

d) Teknik gelişmelere uyum sağlamak.

e) Tehlikeli olanı, tehlikesiz veya daha az tehlikeli olanla değiştirmek.

f) Teknoloji, iş organizasyonu, çalışma şartları, sosyal ilişkiler ve çalışma ortamı ile ilgili faktörlerin etkilerini kapsayan tutarlı ve genel bir önleme politikası geliştirmek.

g) Toplu korunma tedbirlerine, kişisel korunma tedbirlerine göre öncelik vermek.

ğ) Çalışanlara uygun talimatlar vermek.

 

İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri

MADDE 6- (1) Mesleki risklerin önlenmesi ve bu risklerden korunulmasına yönelik çalışmaları da kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması için işveren;

a) Çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli görevlendirir. Çalışanları arasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması hâlinde, bu hizmetin tamamını veya bir kısmını ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak yerine getirebilir. Ancak belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olması hâlinde, tehlike sınıfı ve çalışan sayısı dikkate alınarak, bu hizmetin yerine getirilmesini kendisi üstlenebilir.

b) Görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşların görevlerini yerine getirmeleri amacıyla araç, gereç, mekân ve zaman gibi gerekli bütün ihtiyaçlarını karşılar.

c) İşyerinde sağlık ve güvenlik hizmetlerini yürütenler arasında iş birliği ve koordinasyonu sağlar.

ç) Görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşlar tarafından iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili mevzuata uygun olan ve yazılı olarak bildirilen tedbirleri yerine getirir.

d) Çalışanların sağlık ve güvenliğini etkilediği bilinen veya etkilemesi muhtemel konular hakkında; görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşları, başka işyerlerinden çalışmak üzere kendi işyerine gelen çalışanları ve bunların işverenlerini bilgilendirir.

(2) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşları; iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini, Sağlık Bakanlığına ait döner sermayeli kuruluşlardan doğrudan alabileceği gibi 4734 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde de alabilir.  

(3) Tam süreli işyeri hekimi görevlendirilen işyerlerinde, diğer sağlık personeli görevlendirilmesi zorunlu değildir.

Yasanın belirtilen hükümleri incelendiğinde dikkat çekici olarak getirilen yükümlülükleriden dikkat çekici olanları şunlardır;

a)      İşveren teknik gelişmelere uyum sağlamak zorundadır. Özellikle iş kolunun tehlike sınıfına göre kullanılan alet ve ekipmanın iş sağlığını tehdit ettiği durumlarda, yeni teknoloji ürünlerin kullanılması gerekeceği açıktır. Yine kullanılan ekipmandan da az tehlikeli olanı var ise onun tercih edilmesi gerekecektir. Bu sürekli olarak teknik ve teknolojik gelişimlerin takip edilmesi ve ürün alımında iş güvenliği unsurunun özellikle tercih sebebi olması düşünülecektir. Bu da makine ve teçhizat alımında belirtilen esaslara uygun hareket edilmesi sonucuna götürmektedir. Konunun ilgili satın alma birimleri ile paylaşılması işveren yararına olacaktır.

b)      Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusundaki yükümlülüklerine uyup uymaması, işverene yasaca yüklenen yükümlülükleri işverenin bu yasaca doğan sorumluluğunu etkilemeyecektir. İşveren, işçinin davranışından ayrı olarak tamamen yasada tanımlanan yükümlülüklerine yerine getirip getirmediği yönünden sorumlu olmaya devam edecektir.

c)      İşveren, işçisini görevlendirirken, onun sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu değerlendirmek zorundadır. Bu hüküm insan kaynakları yönetiminde yeni bir bakış açışı getirmekte ve onu işverene yükümlülük olarak yüklemektedir. Yasa, işçinin, verilen görev yönünden uygunluğunun değerlendirilmesini şart koşmaktadır. İdari işler, insan kaynaklarının birimin belirtilen yasal değişiklik karşısında uyarılması, iş nitelikleri arasında yer verilmesi önem arz etmektedir.

d)     İşveren, bu yasa kapsamında alacağı önlemler, eğitimler ve sair yükümlülerin yerine getirilmesi için yapacağı masrafı işçiye yükleyemez.

Yasa ile işçilere, işyerindeki koşulların düzeltilmesini talep hakkı tanınmıştır. Bu talebe rağmen işyerinin iş sağlığı ve güvenliği konularında düzenleme yapılmaması halinde, işçinin işçilik hakları saklı kalmak kaydıyla, işi yapmama, iş yerinde güvenli alanda bekleme ve hatta işyerini terk etme hakkı tanınmaktadır. Tüm bu hallerde işçinin ücret ve diğer haklarının saklı olduğu yasada emredici şekilde izah edilmiştir.

Yasanın 25 ve 26. Maddeleri yasaya aykırılık halinde uygulanacak yaptırımlar konusunda düzenlemeler de getirmiştir.

Yasanın 26.maddesine göre “işyerinin tehlikeli bulunması halinde, işyerinin belli bir bölümünde veya tamamında işin durdurulmasına” karar verilecektir.

Yasa belirtilen hükümleri ile iş güvenliği ve sağlığına ilişkin konularda, işçinin de söz hakkı olduğu, izleme ve denetleme sistemi getirmiştir. Bu haliyle yasa daha katılımcı bir işyeri yönetimi esasını benimsemiştir.

Yasal düzenlemeye ilişkin yeni uygulamalar diğer yazılarımızda da anlatılmaya devam edilecektir.