Yazarlar

Mopaş’ta sera etkisi


11 Haziran 2013

13 Nisan 2013 Cumartesi günü Sabiha Gökçen havalimanından havalanan ikiyüzyirmi kişilik Airbus A321 tipi uçağın yolcuları Türkiye’de, perakende sektörünün yerel lokasyonlarının gelişim evrelerinden en önemlilerinden bir tanesine tanıklık etmişlerdir. O gün bu seçkin topluluk MOPAŞ’ın Manisa’nın Salihli ilçesindeki tamamı domates üretmek için oluşturulan Gediz’in o muhteşem bereketli ovasında 72000 metrekarelik sera tarım işletmesi yatırımının resmi açılışı için oradaydı. Toplulukta, ülkemizin birçok yerinden gelen katılımcılar arasında; başta Türkiye Perakendeciler Federasyonu başkan ve üyeleri, perakendenin her kesiminden en üst düzeyde yönetici ve sahipler ordaydı. Yine ülkemizin en güzide lojistik, tedarikçi ve üretici firmaların sahip ve üst düzey yöneticileri, perakende sektörünün yakından takip eden basın ve yayın kuruluşları, akademisyenler, Salihli kaymakamı, Kocaeli ve Düzce milletvekilleri, Manisa milletvekilleri ve Manisa Valisi Halil İbrahim DAŞÖZ ve ismini sayamayacağım daha birçok değerli perakende sevdalısı oradaydı. Niçin “ sevdalısı ” diyorum? Çünkü aslında sahada bir birleri ile inanılmaz bir yarış ( rekabet değil bence ) içerisinde olan ve bu kadar birbirlerinin ticari gelişmeleri ve atılımları karşısında hazımsızlık yaşaması gereken onlarca marka ve firma Mopaş’ın bu heyecanına gönülden ortak oldu. Dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar güzel bir paylaşım olabileceğine ihtimal vermiyorum. İşte bizim asıl gücümüz burada yatıyor sanırım. Bu güç, bu coşkuyu hem yaşayanlar için, hem de yaşatanlar için mevcut. Ülkemizin gelecek güzellikleri için ihtiyacımız olan bu asil davranışları sergileyen asil insanları tebrik ve takdir etmeliyiz. Bu örneklerin artarak devam etmesi, gelecek güzel günlerimiz adına hepimizin heyecanla beklediği, 2023 Türkiye’sinin, bölgesinde ve dünya’da söz sahibi bir ülke konumuna gelmesi.

Özellikle son dönemlerde karlılık ve artan maliyetler konusu iyiden iyiye perakendecinin en öncelikli konuları arasında yer almakta. Bazen yazılarımda kullandığım bir ifadeyi yine bu yazımda da kullanacağım. “En büyük yanlış: aynı şeyleri yapıp, farklı sonuçlar beklemektir”. Perakende sektörünün yerel zincirleri olarak anılan firmalar açısından gelinen belirli bir büyüme ve özellikle bazı pazarlardaki kısmi doygunluk seviyelerinin, kendilerini yakın gelecekte daha da etkisini hissettirecek bir şekilde zorlayacağını tahmin ediyorum. İşte bu nedenledir ki MOPAŞ tam zamanında çok mükemmel bir hamle yaparak yalnızca basit bir ciro ya da kar artışı olarak değerlendirilemeyecek kadar anlamlı ve stratejik olan bir adım atmıştır. Bu adım hem kendisi için hem de yerel diğer zincirler için çok iyi okunması gereken, çok önemli ve stratejik bir vizyon’un bugünkü somut halidir. Günümüzde başarının sürdürülebilir olması kanaatimce farklılaştırmanın sürdürülebilirliği ile eşdeğerde. Çünkü çağımızın en değerli kavramlarından iki tanesi: değişim (pozitif yönde farklılaşma) ve yenilik. İşletmeler sürekli olarak sürdürülebilir başarı için geleceği inşa etmek adına bugünden hayal ederek adımlarını atmak zorundalar. Günü kurtarmanın derdine düşenler için gelecek maalesef ya çok can sıkıcı olacak ya da hiç olmayacak. Bunun için de, pazarlama faaliyetleri ve karması içerisinde farklılaştırma politikalarıyla, gerek yatay gerekse dikey olmak üzere bütünleşik pazarlama sistemlerinizle şimdiden Geleceğinizi İnşa etmeye başlayın.

Neden böyle bir başlık kullandığıma gelince; dünya, üzerine düşen güneş ışınlarından çok, dünyadan yansıyan güneş ışınlarıyla ısınır. Bu yansıyan ışınlar atmosferde bulunan gazlar tarafından tutulur ve dünya böylece ısınır. Işınların bu gazlar tarafından tutulmasına sera etkisi denir. Atmosferde bu gazların artması yerküredeki ısınmayı artırır. Biraz fizik kanunlarıyla açıklamaya çalıştığım konu aslında açıklamayı okuduğunuzda hemen zihninizde netleşmiştir diye düşünüyorum. İşletmeler, artık yalnızca mağaza ya da şube içerisinde gelip alış veriş yapıp giden müşterilerle ayakta kalamazlar. Pazarlama açısından konuya yaklaşıp Sera Etkisi oluşturabilecek faaliyet ve farklılaştırma politikalarına geçiş yapabilmeli ve bunu da sistemli bir şekilde mevcut ana faaliyetimiz etrafına entegre etmeliyiz. Müşterilerle doğrudan mağazalarımızın kasasına giren nakitleri aynen güneş ışınları gibi tutacak atmosferdeki diğer gazlar gibi tutunmalarını sağlayacak unsurlara ihtiyacımız var. İşte artık asıl ısınma=karlılık bu şekilde sera etkisi sayesinde gerçekleşecektir. Bu kavram hepimizin bildiği küresel ısınma kavramıyla eşdeğer kullanılmakta. Önceden bu alanda kullanıldığını hiç duymadığım ve tarafımca ilk defa kullanılarak Modern İşletmecilik literatürüne farklı bir perspektif ile ilk defa kullanarak dahil ettiğimi zannettiğim sera etkisi ve sonrasındaki küresel karlılık ( birbiri ile ilintili kullanılarak sebep-sonuç ilişkisi oluşturmak açısından ) kavramları hayırlı uğurlu olsun.

Şahsımı özellikle telefonla arayarak bu güzel organizasyona davet eden başta Genel Müdür Sayın Reşat NARMAN olmak üzere tüm aile bireylerini ve çalışanları yürekten kutluyor ve teşekkür ediyorum. Yolunuz açık olsun…

 

En büyük yanlış : “Aynı şeyi yapıp farklı sonuç beklemektir…”

                                                                                                                      Albert EINSTEIN