Page 82 - Perder 45. Sayı
P. 82
UK YAZAR80
Güven Vergİsİ
Prof. Dr. Acar Baltaş Güvensizlik, çalışanların sorumluluk
almadığı, sadece “söylenenin”
“söylendiği kadar” yapıldığı,
edilgen ve itaate dayalı bir kurum
iklimi oluşturur. Bir kurumda güven
eksikliğinin en önemli göstergesi,
işyerindeki kuralların çokluğudur.
Güvensizliğin temelinde, insanların
bencil oldukları ve kontrol
edilmedikleri takdirde işin kolayına
kaçacakları konusundaki kabul yatar.
Eğer insanlar birbirilerine ve liderlerine güvenirlerse, çeşitli güven eksikliğinin en önemli göstergesi, işyerindeki kuralların çokluğudur.
anlaşmazlıklara ve zorluklara rağmen birlikte çalışabilirler. Daha Güvensizliğin temelinde, insanların bencil oldukları ve kontrol edilmedikleri
akıllıca riskler alır, daha çok ve daha uzun süre çalışır, daha iyi fikirler takdirde işin kolayına kaçacakları konusundaki kabul yatar. Bu, her türlü ilişki için
ortaya koyar, kimsenin onlardan talep etmediği ayrıntılı işleri yaparlar.” geçerlidir. Türkiye’de devlet vatandaşına güvenmediği için her türlü işlemi bir dizi
Galford, Enemies of Trust kitabında işyerinde güvenin önemini böyle özetlemiştir. belge, imza ve mühre bağlar. Yasal olmayan işler yapmak isteyenler için bu engeli
Yazara göre, kuruma olan bağlılığı sağlamanın ve verimliliği artırmanın en temel aşmak çocuk oyuncağıdır. Bunun sonucu olarak esas güçlüğü, doğru iş yapmak
ve vazgeçilmez yollarından biri, işyerinde güven duygusunu hâkim kılmaktır. isteyenler yaşar. Dolayısıyla, “hız”ın vazgeçilmez olduğu günümüz iş dünyasında
Gerçekten de güven duygusunun sağlanmış olduğu bir kurum ile bu duygunun böyle bir “atalet”, kurumu kaçınılmaz olarak korkulan sonla buluşturur.
hâkim olmadığı bir kurum arasında çalışanların motivasyonu ve verimliliği
açısından gözle görülür farklar vardır. Kurum içindeki güven, kurum dışı ilişkilere Bütünlük/Sağlamlık
de yansır. Stephen Covey’e göre, “Güven, insanı motive eden en önemli güçtür.” Bir
kurumda güven ortamının yerleşmesi için atılacak temel adım, değerleri
Güvensizliğin kaynağı tanımlamak ve bu değerlerin başına da “bütünlük”ü oturtmaktır. Her ne kadar
Güven duygusuyla birlikte, güvensizliğin kökü çocukluktaki yaşantılardır ve bu bütünlük İngilizce integrity kavramının karşılığı olsa ve Türkçe’de çok yaygın
sebeple bireysel farklar gösterir. Bireyin sonraki yıllarda özel ve çalışma hayatında kullanımı olmasa da, içerdiği anlam kültürümüzün derinliklerinde yer almaktadır:
yaşadığı olaylar, bu algı ve tutum farkını güçlendirir. Çalışanlarda güvensizliğin ve Örneğin “özü sözü bir olmak”, “olduğu gibi görünmek, göründüğü gibi olmak”
savunuculuğun ortaya çıkmasına neden olan koşulları şöyle sıralayabiliriz: ifadelerine hepimiz aşinayız.
• İşlerin kötüye gitmesi (örneğin, hedeflerde ciddi sapma) Bütünlük, bireysel ya da profesyonel, tüm davranışlara yol gösterecek değerlerin
• Üst yönetimden korku duyulması yaşamsal parçasıdır. Koşullar ne olursa olsun, kişinin davranışlarının inançlarıyla
• İnsanlara aşırı yük bindirilmesi uyumlu olmasıdır. Bir kurumda bütünlüğün var olabilmesi için her düzeyde
• Sık sık acil durumların ortaya çıkması çalışanın, iş arkadaşları ve yöneticileriyle ilişkilerinde aşağıdaki özelliklere sahip
• Kurumun vizyonunun belirsizliği olması gerekir:
• Kurum içinde farklı kültürlerin çatışması • Karşısındakinin sözleri ile davranışlarının tutarlı olduğuna inanmak
Güvensizlik, çalışanların sorumluluk almadığı, sadece “söylenenin” “söylendiği • İş arkadaşlarının onun çıkarlarını gözettiklerine inanmak
kadar” yapıldığı, edilgen ve itaate dayalı bir kurum iklimi oluşturur. Bir kurumda • İş arkadaşlarının, onun bilgi ve becerilerine saygı gösterdiklerine inanmak
Güven Vergİsİ
Prof. Dr. Acar Baltaş Güvensizlik, çalışanların sorumluluk
almadığı, sadece “söylenenin”
“söylendiği kadar” yapıldığı,
edilgen ve itaate dayalı bir kurum
iklimi oluşturur. Bir kurumda güven
eksikliğinin en önemli göstergesi,
işyerindeki kuralların çokluğudur.
Güvensizliğin temelinde, insanların
bencil oldukları ve kontrol
edilmedikleri takdirde işin kolayına
kaçacakları konusundaki kabul yatar.
Eğer insanlar birbirilerine ve liderlerine güvenirlerse, çeşitli güven eksikliğinin en önemli göstergesi, işyerindeki kuralların çokluğudur.
anlaşmazlıklara ve zorluklara rağmen birlikte çalışabilirler. Daha Güvensizliğin temelinde, insanların bencil oldukları ve kontrol edilmedikleri
akıllıca riskler alır, daha çok ve daha uzun süre çalışır, daha iyi fikirler takdirde işin kolayına kaçacakları konusundaki kabul yatar. Bu, her türlü ilişki için
ortaya koyar, kimsenin onlardan talep etmediği ayrıntılı işleri yaparlar.” geçerlidir. Türkiye’de devlet vatandaşına güvenmediği için her türlü işlemi bir dizi
Galford, Enemies of Trust kitabında işyerinde güvenin önemini böyle özetlemiştir. belge, imza ve mühre bağlar. Yasal olmayan işler yapmak isteyenler için bu engeli
Yazara göre, kuruma olan bağlılığı sağlamanın ve verimliliği artırmanın en temel aşmak çocuk oyuncağıdır. Bunun sonucu olarak esas güçlüğü, doğru iş yapmak
ve vazgeçilmez yollarından biri, işyerinde güven duygusunu hâkim kılmaktır. isteyenler yaşar. Dolayısıyla, “hız”ın vazgeçilmez olduğu günümüz iş dünyasında
Gerçekten de güven duygusunun sağlanmış olduğu bir kurum ile bu duygunun böyle bir “atalet”, kurumu kaçınılmaz olarak korkulan sonla buluşturur.
hâkim olmadığı bir kurum arasında çalışanların motivasyonu ve verimliliği
açısından gözle görülür farklar vardır. Kurum içindeki güven, kurum dışı ilişkilere Bütünlük/Sağlamlık
de yansır. Stephen Covey’e göre, “Güven, insanı motive eden en önemli güçtür.” Bir
kurumda güven ortamının yerleşmesi için atılacak temel adım, değerleri
Güvensizliğin kaynağı tanımlamak ve bu değerlerin başına da “bütünlük”ü oturtmaktır. Her ne kadar
Güven duygusuyla birlikte, güvensizliğin kökü çocukluktaki yaşantılardır ve bu bütünlük İngilizce integrity kavramının karşılığı olsa ve Türkçe’de çok yaygın
sebeple bireysel farklar gösterir. Bireyin sonraki yıllarda özel ve çalışma hayatında kullanımı olmasa da, içerdiği anlam kültürümüzün derinliklerinde yer almaktadır:
yaşadığı olaylar, bu algı ve tutum farkını güçlendirir. Çalışanlarda güvensizliğin ve Örneğin “özü sözü bir olmak”, “olduğu gibi görünmek, göründüğü gibi olmak”
savunuculuğun ortaya çıkmasına neden olan koşulları şöyle sıralayabiliriz: ifadelerine hepimiz aşinayız.
• İşlerin kötüye gitmesi (örneğin, hedeflerde ciddi sapma) Bütünlük, bireysel ya da profesyonel, tüm davranışlara yol gösterecek değerlerin
• Üst yönetimden korku duyulması yaşamsal parçasıdır. Koşullar ne olursa olsun, kişinin davranışlarının inançlarıyla
• İnsanlara aşırı yük bindirilmesi uyumlu olmasıdır. Bir kurumda bütünlüğün var olabilmesi için her düzeyde
• Sık sık acil durumların ortaya çıkması çalışanın, iş arkadaşları ve yöneticileriyle ilişkilerinde aşağıdaki özelliklere sahip
• Kurumun vizyonunun belirsizliği olması gerekir:
• Kurum içinde farklı kültürlerin çatışması • Karşısındakinin sözleri ile davranışlarının tutarlı olduğuna inanmak
Güvensizlik, çalışanların sorumluluk almadığı, sadece “söylenenin” “söylendiği • İş arkadaşlarının onun çıkarlarını gözettiklerine inanmak
kadar” yapıldığı, edilgen ve itaate dayalı bir kurum iklimi oluşturur. Bir kurumda • İş arkadaşlarının, onun bilgi ve becerilerine saygı gösterdiklerine inanmak
