Perder 35.Sayı - page 20

20
perder
serbest köşe
Fiyat farkı faturaları kimin
tercihi?
İşin mali ve vergi boyutunu tamamen
dışarda tutarak ve sadece yerel perakend-
eci- tedarikçi ilişkilerini izleyerek, bu işin
ticari getirisinin kime yaradığını inceleye-
lim.
1- Tedarikçi faturayı kestiği andan itibaren
valör çalışmaya başlar. Cari hesapta tedar-
ikçinin alacaklı gözüktüğü rakam, fatura
tutarlarının toplamıdır. Bu tutarı düşüre-
cek olan ise fark faturalarıdır ama genelde
bu faturaların kesilmesi mutabakatı gerek-
tirdiğinden işlem gecikmektedir. Bilhassa
geciktirenlere de çok rastladım.
2- Büyük tedarikçiler baştan vadeli çek
aldıklarından veya ödeme vadeleri kısa
olduğundan, çoğu zaman fark faturaları
kesildiği anda tahsilat gerçekleşmiş ve
tedarikçi borçlu duruma geçmiş oluyor.
Şimdi buradan soruyorum; normal durum-
da tedarikçi perakendeciye borçlu kalabilir
mi ?
Fiyat farklarına ve iadelere ait işlemler
gecikmez veya geciktirilmezse kalamaz.
3- Bu işlemler içinde sadece faturaya bağlı
olmayan, rakipteki düşük fiyatlar için
kesilen cezalar, hatalar karşılığında düzelt-
meler, performansa uygulanan kesintiler
gibi birçok sebep birbirine karışmakta ve
cari hesaplar içinden çıkılamayacak hale
gelmektedir.
Peki bu bilindiğine göre, işlemin
sadeleştirilmesi neden tercih edilmez
acaba ?
Çünkü olası hatalar ve bu kaos durumu
sadece perakendeci için risk oluşturmak-
tadır ve ucu kendisine dokunduğu her
zaman tedarikçinin itiraz hakkı vardır da
onun için…
4- Perakendeci kayıpları sadece rakamsal
hatalarla sınırlı kalmayıp, unutkanlık ve
denetim eksikliği sebebiyle, fark fatu-
ralarının bir kısmının buharlaşmasını da
ihtimal dahilinde tutar.
5- Suistimale açık tarafını da görmezden
gelemeyiz.
6- Şimdi gelelim yine kuvvetli tedarikçil-
erin bazı perakendecileri kullanarak spot
piyasaya mal aktarmalarına. Zira aynı
uygulama burada da karşımıza çıkıyor.
Sektörün en çok şikayet ettiği ve fiyat
istikrarını bozan bu durum, daha çok
satış demek olduğundan önlenmesi kolay
değildir. Ancak tedarikçi bu işin faili
olduğunu saklamak üzere aracı kullanmak
durumundadır. Aracının deşifre olması
durumunda da ona kestiği faturayı diğer
müşterilerine delil olarak göstermelidir.
Bu çerçevede perakendeciye ürünü 10 tl
ye faturalayacak, perakendeci pazara 5 tl
ye satacaktır. Aradaki 5 tl fark daha sonra
tedarikçiye fiyat farkı olarak dönülecektir.
Böylece tedarikçinin satışı artacak, perak-
endeci ise mağaza satışlarına ilaveten bu
toplu satışla daha üst kotadan prime hak
kazanacaktır. Ne güzel saadet zinciri değil
mi ? Kesinlikle böyle değildir ve tek taraflı
mutluluktur bu.
Sebepleri:
a) Yardımcı olduğu spot piyasa, rekabette
bu işe alet olan perakendeciyi de vurmak-
tadır.
b) Perakendeci kamyon bazında ve ana
deposuna uğratmadan bu işlemi yapıyor-
sa kayıplar yukarda belirttiğim risklerle
sınırlıdır.
c) Ancak önce deposuna çekiyor ve
mağazada satmak üzere aldığı stoklar ile
karıştırıyorsa, birde mağazada satama-
dığı ürünleri de spota veriyorsa vahki vah.
Onun kayıpları sınırsızdır.
d) Bunu bilen tedarikçi bütün satış zorluğu
çektiği ürünleri bu perakendeciye verir ve
satılamayan stokları da hiç dert etmez.
Çünkü dertlerini perakendeciye devret-
miştir.
Nasıl olsa perakendeci sıkıştığı anda ya raf
fiyatını düşürecek ya da belli olan tarifed-
en toptan kanala aktaracaktır.
Ben bunlara sözde uyanık tedarikçi
diyorum. Ve de bunlardan iyi iş ortağı
çıkmayacağını söylüyorum. Zira ticaretin
sürdürülebilir olması gerekir. Ne yazıkki bu
ilişkiyi uzun seneler sürdürebilen tara-
flara sık rastlıyoruz. Ancak sonsuza kadar
sürdürmeleri mümkün değildir.
Küresel ve ulusal zincirlere uygulaya-
madıkları bu sistemi yerel perakendec-
imize reva görenler unutmamalıdırlarki;
artık yolun sonuna gelinmiştir.
Ayrıca yeni perakende yasasında bu
işlemlerin tarifi de mutlaka yapılmalıdır.
Yıl başlarında yapılan sözleşmelerde,
alınacak bütün ticari ayrıcalıkların fatura-
da gösterilmesi, sadece sonradan ortaya
çıkacak sahnelerin fiyat farkı faturasına
yansıtılması yasada yer almalıdır.
Fiyat farkı, prim ve hizmet faturaları, yerli
yerinde kullanılmak şartıyla ticari hayatın
gerekleri sayılabilir. Ancak uygulama
alanı sınırlı kalmak şartıyla…
Tedarikçi bir ürünü satarken, fiyatın,
iskontonun, vadenin belli olmama ihtimali
yoktur.
Sadece performansa bağlı ciro priminin,
indirim kampanyalarındaki satış miktarına
uygulanacak aktivite iskontolarının ise
yaşanarak görülmesi gerekmektedir.
Ayrıca mağaza içinde yapılacak reklam
hizmeti ve her türlü raf bedeli ile yeni
mağaza katılım bedelinin de hizmet fatu-
rasına bağlanması çok doğaldır.
Anormal olan; her alışverişin bir kısmının
faturada şekillenmesi, diğer kısmının da
perakendeci zorlanarak fiyat farkı faturası-
na bağlanmasıdır.
Son zamanlarda bu uygulama o kadar
artmıştırki, neredeyse genel kural haline
getirilmiştir.
Peki ticaretin bütün kuralları baştan belli
olmasına rağmen, uygulamanın bir kısmı
neden sonraya bırakılmaktadır acaba ?
Ercüment Tunçalp
Danışman
Yıl başlarında yapılan sözleşme-
lerde, alınacak bütün ticari ayrı-
calıkların faturada gösterilmesi,
sadece sonradan ortaya çıkacak
sahnelerin fiyat farkı faturasına
yansıtılması yasada yer almalıdır
1...,10,11,12,13,14,15,16,17,18,19 21,22,23,24,25,26,27,28,29,30,...88
Powered by FlippingBook