 
          dosya
        
        
          71
        
        
          olarak tanımlamıştır. X ve Y kuşağının farklılaşan tercih ve iş yapış
        
        
          biçimleri aşağıdaki alanlarda öne çıkmaktadır.
        
        
          
            Dijital yaşam:
          
        
        
          X kuşağı güne “Günaydın”la, Y kuşağı Instagram ve
        
        
          Facebook’la başlar. Y kuşağı için kendi
        
        
          gönderilerine yapılan yorumlar ve ne kadar beğeni aldıkları sosyal
        
        
          statülerini etkileyecek düzeyde önemlidir. Herkesin fikirlerini
        
        
          özgürce ifade ettiği sosyal medyada edindikleri dijital kimlik,
        
        
          iş ilişkilerini de yönlendirir. Bu durum, hiyerarşik olmayan bir
        
        
          çalışma ortamını tercih etmelerine sebep olur.
        
        
          
            Öğrenme odağı:
          
        
        
          X kuşağı kendini adadığında, çilekeş bir
        
        
          öğrenmeyi de hayata taşıyabilir. Oysaki, Y kuşağı öğrenmede
        
        
          haz duygusunu yaşamak ister ve dalgalanmayı sever. Bu
        
        
          dalgalanmayı sağlayan çeşitliliktir; çünkü sinir
        
        
          hücrelerinden oluşan gri cevheri farklı uyaranlara
        
        
          hayrandır. Onlara bilgiyi 12 dakika verip
        
        
          2 dakika hikâye anlatmak, 3 dakika ne
        
        
          öğrendiklerini sorup tartıştırmak, 2
        
        
          dakika webde konuyu araştırmalarını
        
        
          istemek, 2 dakika müzik dinletmek, 2
        
        
          dakika canlandırma yaptırmak, kendi
        
        
          görüşlerini kameraya alıp Youtube’a
        
        
          yüklemelerini istemek, sonra
        
        
          da diğer sosyal medya
        
        
          araçlarının üzerinden
        
        
          paylaşmalarını
        
        
          beklemek,
        
        
          öğrenme
        
        
          tasarımlarının olağan akışına dönüşmüştür. Bu sebeple iş
        
        
          hayatında Y kuşağı, kurum entelektüel sermayesinden kolayca
        
        
          yararlanabilmek ister. Hemmentorluk alarak öğrenebileceği hem
        
        
          de ters mentorlukla bildiklerini öğretebileceği bir kurumda yer
        
        
          almayı tercih eder.
        
        
          
            Özerklik:
          
        
        
          Y kuşağı, iş yaşam dengesine önem verir; hobisiz hayatı
        
        
          sevmez. X kuşağı,  başkalarının hikâyelerini okurken, Y kuşağı
        
        
          kendi hikâyelerini anlatır. Halbuki darbelerin yarattığı Türkiye’deki
        
        
          X kuşağı, alfabemizde bulunmayan bir harf gibi hayatta da
        
        
          yoktur. Aile kararları ve toplumsal çekişmelerin arasında
        
        
          kalmış, “ben bu hayattan ne istiyordum” sorusunu sorabilse de,
        
        
          “istediğimi bulamadıklarım” hanesi kalabalıklaşmıştır. Ailesinin
        
        
          istekleri X kuşağına dikte edilmiştir, Y kuşağı ise, proje çocuklar
        
        
          olarak yetiştirilmiş ve onlara “ne istedikleri” sorulmuştur.
        
        
          Spor faaliyetlerinden sosyal faaliyetlere kadar hayatta her şeyi
        
        
          denemelerini isteyen anne ve babaları, Y kuşağı için kendilerini
        
        
          adeta feda etmiştir. Çok deneyimledikleri için çok soru soran bu
        
        
          gençlerin aksine, X kuşağı isteneni yapar. Y kuşağı, genelleştirerek
        
        
          değil kişiselleştirerek ve özelleştirilerek yönetilmek ister.
        
        
          
            Disiplin ve kararlılık:
          
        
        
          Proje çocuklar başarısız oldukları
        
        
          konudan çabuk vazgeçer. Öncelikli gelişim alanları istikrar ve
        
        
          disiplin gerektiren zaman yönetimi, öncelik belirleme, not alma
        
        
          ve program yapmadır. Bu sebeple Y kuşağı için, özellikle bu
        
        
          konularda yapıcı geribildirim almak hayat başarılarını etkileyecek
        
        
          düzeyde önem taşır. Buna karşın,  X kuşağı fanatik disiplini sever
        
        
          ve mücadele gerektiren koşulları yaşamına anlam katan, zorlayıcı
        
        
          hedefler olarak görür.
        
        
          Sonuç olarak, kuşakları kendi ülkemizin sosyal ve ekonomik
        
        
          değişimi içinde ele almamız gerekir. Zira ihraç edilen kavramların
        
        
          içi bir başka kültürde aynı anlamla doldurulamaz. Y kuşağının
        
        
          aydınlık yüzlü gençlerinin bireysellikleri güvenli bir dünyada
        
        
          yaşama özlemlerini yüceltecek, iyimserlikleri barışa çağrı
        
        
          yapacak, işlerini hobileri, hobilerini işleri gibi içselleştirmelerinde
        
        
          neşeleri motivasyon sağlayacak, özgürlük beklentileri özerk
        
        
          bireylerin oluşmasında yol gösterici olacaktır. Bu gençler,
        
        
          değerleriyle inovatif özelliklerini birleştirerek dünyayı refaha
        
        
          taşıyan toplumsal sıçramalarda yol alacaktır. Bu kuşağın beklenti
        
        
          olarak tanımladığı “etiği olan iş yaşamı ve sosyal adaleti olan
        
        
          ilişki” modeli gerçekleşirse, tüm kuşaklar aradıkları pek çok şeyi
        
        
          bulabilecektir.