dosya
94
Güvenlik konusu ile ilgili mantalite
eksikliği devam ediyor. Yurt dışında
uzun zaman geçirdim ve birçok marketin
açılışında bulundum. Orada bir mağaza
açılmadan önce ürün güvenlik kartelini,
kamerasını, access kontrolünü, yangın
ihbarını, alarm haber alma merkezini
kuruyorlar. Bunlar kurulmadan zaten
o marketin açılmasına izin vermezler.
Türkiye’de ise maalesef önce marketi
kurar, sonra güvenliğine bakarız
anlayışı var. Güvenlik, her şeyden
önce gelmeli. Market açmaya karar
verdiğinde alacağın raftan, kasadan
önce güvenlikle ilgili nasıl daha bir
sistem kurmalıyım demelisin. Türkiye’de
hırsızlığa verilen kayıp, araştırma
şirketlerinin ölçümlerine göre cironun
yüzde 2’si. Şu anda hepimizin bildiği gibi
15 sene önceki kâr marjları yok. Rekabet
çok sert, pazar daraldı. Dolayısıyla
cironun yüzde 2’sini kaybetmek artık
çok büyük bir olay. Bu şu anlama
geliyor; sizin şirketiniz bir aile şirketi. 5
ortak marketçilik yapıyorsunuz. Ancak
aslında 6 ortaksınız. Hiç bilmediğimiz,
tanımadığımız bir ortağınız daha var.
Gelip, kazandığınızın bir bölümünü
cebine indiriyor. Yerel zincirlerin
konuya bakışında geçmişe oranla
önemli iyileşme var. Eskiden yerel
marketçi arkadaşlarımızın bilgi işlem
departmanları ve teknik bölümleri
biraz zayıftı. Genelde teknolojiden biraz
anlayan bir akrabayı oraya koyarlardı.
Son dönemde, özellikle de PERDER’den
sonra o departmanlara işini bilen
insanları koydular. Bunlar ürünleri
tanıyor, kıyaslama yapıyor. Bu açıdan
umutluyuz.
Cİronuzu hırsızlarla paylaşmayın
Osman Şentürk
Yönetim Kurulu Başkanı
Arsis
Türkiye’de insanlar halen görerek, dokunarak alışveriş etmeyi seviyor. Aslında Amerika
ve Avrupa’da son yıllarda bu konuda çok ciddi yönelim var. Dökme gıdaya dönelim,
ambalajdan ve petrolden tasarruf edelim, doğa dostu olalım, çevreyi koruyalım şeklinde
hareketler var. Doğal ürün satan aktarlar, organik marketler artıyor. Normal marketlerde
dahi ürünleri daha doğal ortamda sergilemek için özel çözümlere olan talep artıyor.
Dolayısıyla dökme ürün pazarı daralacak diye bir durum söz konusu değil. Tam tersine
bundan sonra dünyada gelişen yeni çevreci yaşam trendiyle birlikte, ambalajlı endüstriyel
ürün pazarından bu tarz ürünlere doğru bir kayma olacak. Açıkçası ben, böyle olması
gerektiğini de düşünüyorum. Dolayısıyla ben faaliyet gösterdiğimiz alanın geleceğine
dair umutluyum. Perakendecilere tavsiyem, doğal ürünleri, dökme ürünleri sergilerken
bunların teşhirinde hijyen standartlarına özellikle önem versinler. Bu ürünler zaten
açıkta olduğu için hassas ürünler. Bunların teşhirinde kalitesiz, standartlara uymayan
hammadde kullanan firmalarla kesinlikle çalışmasınlar.
PERAKENDEDE DOĞAL ÜRÜN TRENDİ ARTACAK
Livyo Yuhay
Genel Müdür
Bidonss
